Geri bildirim çalışandan çok yöneticiyi geliştirir

Geri Bildirim “çalışandan” çok yöneticiyi geliştirir

Geri bildirim kelimesi çoğumuz için yönetici ile çalışan arasındaki tek yönlü bir iletişimi ifade eder. Çalışan belirli bir süre zarfında (genellikle bir yıl) bir görevi icra etmek için çaba gösterir. Yöneticisi bir yıl boyunca çalışanın performansını izler. Geri bildirim ya da performans görüşmesi anı geldiğinde de yönetici bütün bulguları çalışanı ile paylaşarak çalışanın gelişimini destekler.

Genel hatları ile geri bildirimin ana odağının çalışanın gelişimi olduğu konusunda herhangi bir itirazım yok. Ancak geri bildirim sürecini ast ile üst arasında ve astın gelişimine odaklanan bir süreç olarak düşünmek geri bildirimi doğru anlamamızı engeller.

Geri bildirim kültürü bir şirkete ne katar diye soracak olsanız “çalışanların performansını geliştirir” cevabını birinci sıraya koyamayız. Performansı takip eden, bununla ilgili doğru tespitler yapabilen, bunu çalışanı ile doğru bir dilde ve sıklıkla paylaşan ve buna yönelik çalışanın gelişimini takip eden bir liderlik bir kurumun en büyük ve uzun vadeli kazançlarından birisidir.

Geri bildirimin odağı çalışanları değil liderleri geliştirmektir.

İşim gereği çok sayıda yönetici ve onlara bağlı çok sayıda çalışan ile beraber çalışma şansı yakalıyorum. Yöneticilerin pek çoğu geri bildirimin önemli olduğunu düşündüklerini, “fırsat buldukça” ve “lüzum oldukça” geri bildirim verdiklerini, geri bildirimlerinde çalışanların gelişimlerine katkıda bulunduklarını söylerler. Ancak bu yöneticilere bağlı çalışanlar nadiren yöneticileri ile aynı fikirde olurlar.

Geri bildirim bu nedenle çalışanların değil liderlerin yetkinlikleri ile ilgilidir.

Geri bildirim süreci liderlere çok önemli bazı yetkinlikler kazandırır.

1. Öz Farkındalık Kazandırır

Bir lidere, bir çalışanın performansıyla ilgili geri bildirim vermesi istendiğinde, bu durum otomatik olarak liderin kendi beklentilerini ve iletişim tarzını sorgulamasına neden olur. “Ben bu durumu nasıl yönettim?”, “Yeterince net miydim?”, “Hangi konularda eksik kaldım?” gibi sorularla lider, adeta bir ayna tutarak kendi davranışlarını ve bu davranışların ekip üzerindeki etkisini daha iyi anlar. Bu süreç, liderin kendi liderlik stilini sürekli olarak değerlendirmesini ve iyileştirmesini sağlar.

2. Empatiyi Güçlendirir

Geri bildirim vermek, sadece eleştiri sunmaktan ibaret değildir. Bir lider, geri bildirim verirken çalışanın bakış açısını, motivasyonlarını ve zorluklarını anlamak zorundadır. Bu durum, liderin empati becerilerini geliştirir ve tek taraflı bir bakış açısı yerine, daha kapsamlı ve anlayışlı bir perspektif kazanmasına yardımcı olur. Çalışanının ne hissettiğini ve neye ihtiyacı olduğunu anlamak, liderin daha etkili ve insan odaklı kararlar almasını sağlar.

3. İletişim Becerilerini Keskinleştirir

Geri bildirim, ustalık gerektiren bir iletişim sanatıdır. Bir lider, geri bildirim verirken net, yapıcı ve teşvik edici bir dil kullanmayı öğrenir. Aynı zamanda, çalışanın tepkilerini ve düşüncelerini anlamak için aktif dinleme becerilerini de kullanır. Bu süreç, liderin doğru soruları sormasını ve konuşmayı doğru bir şekilde yönlendirmesini sağlar. Gelişen bu iletişim becerileri, sadece geri bildirim görüşmelerinde değil, tüm ekip dinamiklerinde ve iş ilişkilerinde başarıya ulaşmanın anahtarıdır.

Sonuç olarak, geri bildirim bir “tek yönlü” gelişim yolu değil, karşılıklı büyüme ve öğrenme döngüsüdür. Çalışan, aldığı geri bildirimle kendi yolunu aydınlatırken, lider de verdiği geri bildirimle hem kendi liderlik tarzını şekillendirir hem de güvene dayalı, açık bir iletişim kültürü inşa eder.

Benzer Bloglarımız